Metaverse henüz bir fikir, kimileri için ise bir idealdir. Özellikle, Mark Zuckerberg’ün ortak şirket çatısı olan Facebook’un ismini “Meta” olarak değiştirip, giyilebilir teknoloji ürünlerini Instagram’ında paylaşmaya başlamasından sonra daha da fazla gündeme gelen Metaverse kavramını, basit bir bilim kurgu fikrinden ayıran ve gerçekçi kılan özellikler nelerdir?
Metaverse nedir?
Metaverse, yani öte-evren, genel tanımıyla, fiziksel dünya ile paralel ilerleyen, tüm insanlığa açık ortak siber platform fikrine verilen isimdir. Amacı, insanların dijital ortamda yapay-zeka yetkinliğinde birer siber bilinç olarak, dünyanın her yerinde, diledikleri zaman herhangi bir işlemi gerçekleştirebilmelerini, herhangi bir toplantıya, konsere, etkinliğe katılabilmelerini sağlamaktır.
Bu ortak alternatif gerçeklik dahilinde kişiler, tamamen kendi karakterleriyle fakat kendi seçtikleri avatarlar ile bulunurlar. Böylelikle, gerçek hayatta buluşamayacakları kadar uzakta yaşayan kişilerle bir araya gelebilme ya da çok uzun zaman alacak bir işi hızla bitirebilme yetisi elde etmiş olurlar.
Anlaşıldığı üzere aslında Metaverse nedir sorusunun yanıtı, “kullanılan” bir teknoloji değil; tüm insanlığın içine dahil olacağı bir yaşam ortamı olarak düşünülür. 10-15 yıl arasında kısmi olarak hayata geçeceği Meta yetkilileri tarafından öngörülen bu yeni, insan yapımı evreni, herhangi bir artırılmış gerçeklik sisteminden farklı kılan durum ise, yalnızca görme ve duyma duyularını değil, hissetme duyusunu da manipüle etme kabiliyeti olan giyilebilir teknoloji cihazlarıdır.
Giyilebilir teknoloji ile duyuları manipüle etmek
Facebook’u, Metaverse’e dönüştürmeyi planlayan Mark Zuckerberg’ün Instagram hesabında paylaştığı eldivenlerin, siber gerçeklikte kullanıldığı takdirde beyne dokunma hissini ilettiği iddia edilmektedir. Bu durum, sanal gerçeklik gözlüğü gibi önceden bilinen ve heyecanla karşılanan cihazları dahi basit kılar. Hissetme duyusunun dahil olduğu bir siber dünya ile gerçek hayat arasındaki çizginin epey bulanıklaşabileceği ve fiziksel evrende yapılan hemen hemen her işlemin, Metaverse’e taşınabileceğini düşünmek yersiz bir kuruntu sayılmaz.
NFT ve kripto para gibi unsurların yaygınlaşmasıyla, yatırım araçları ve fiziksel varlıklar dahi sanal ortama taşınmıştır. Pandemi sürecinde ise insanlar, yüz yüze konuşmaktan ziyade, birbirlerinin profil resimlerine bakarak yazışmaya aşina hale gelmişlerdir. İletişim süreçlerinin dahi, fotoğraflar ile bir arayüz üzerinden gerçekleştiği düşünülünce insanların, avatarlar yoluyla dahil olunan bir dünyada yaşamlarını sürdürmesi fikri, imkansız değildir.
İnternetin Dönüşümü
Metaverse, çevrimiçi dünyanın evrim geçirerek hayatın her alanına entegre olmuş hali olarak düşünülebilir. İnternetin geleceği için pek çok bilim kurgu yazarı tarafından da öngörülen bu kavram, gerçeğe dönüşmeye epey yaklaşmıştır. Bununla beraber, insanların dijital dünya içinde geçirdikleri zamanda fiziksel bedenlerine neler olacağı, Metaverse’de günün ne kadarını geçirecekleri, bu siber zemin üzerinde gerçekleşen etkileşimlerin ne kadarının gerçek dünyaya yansıyacağı ve dijital medya tüketiminin nasıl bir patlama yaşayacağı gibi konularda oldukça fazla spekülasyon mevcuttur.
Dünyanın her yerinde, istediği işlemi fiziksel dünyadaki maliyetlerin hiçbiri olmadan, saniyelerle ölçülebilecek kadar kısa zaman dilimlerinde yapabilme fikri iş insanlarını mutlu etse de, siber bilinç olmanın getirdiği hareket özgürlüğü bazı riskler içeriyor olabilir.
Metaverse ve Olası Riskler
Özellikle bulut tabanlı sistemlere geçilmesiyle ortaya çıkan güvenlik açıkları, Metaverse için de geçerli olacak mı? Kişisel verilerin ne kadarı Metaverse veritabanına kaydedilecek? Kişisel verilerin korunması, sanal bir kolektif yaşam alanında nasıl işler? Bu soruların cevapları belki Metaverse’ü hayata geçirmeye kendini adamış olan iş ve bilim insanlarında dahi yoktur.
Şimdiden, tıpkı Bitcoin gibi, kendi kripto para birimi olan Metaverse, ileride oldukça fazla insanın yatırım aracına dönüşebilir. Metaverse coin almak için birbiriyle yarışan kripto para meraklıları da bu durumu kanıtlar niteliktedir. Dijital dünya, parayı ve borsayı manipüle edebilen bir duruma geldiğine; insanlar fiziksel varlıklarından ziyade, kazandıkları kripto paralara önem vermeye başladığına göre, Metaverse kavramının bir fikirden gerçekliğe dönüşmesi de son derece olasıdır.
İş dünyası ve tüm önde gelen şirketler Metaverse’e mi taşınacak? Etkinlikler, gerçek dünyadan ziyade Metaverse dahilinde mi gerçekleşecek? İnsanlık, sanal bir evren içinde gezinen siber bilinç avatarları ve fiziksel dünyada kalmak için direnenler olarak ikiye mi ayrılacak? Tüm bu soruların cevabını, zaman açığa çıkaracaktır.
Add Comment